Alevi Bektaşi Federasyonu tarafından yapılan açıklamada “8 Aralık’ta gerçekleşen yönetim değişikliği, Suriye’de Selefi inancı dışındaki tüm inançları yok sayan ve katleden pratiğiyle, diğer inanç gruplarının kaygılarında ne kadar haklı olduğunu bir kez daha göstermiştir. Yönetim değişikliğinin hemen ardından Alevi ve Hristiyan topluluklarının kutsallarına saldırılar düzenlenmiş, katliamlar, cinayetler ve zorla kaçırmalar had safhaya ulaşmıştır. HTŞ’yi aklamak adına, saldırıların Özbek, Çeçen ve benzeri dışarıdan gelen cihatçılar tarafından gerçekleştirildiği öne sürülse de, HTŞ güçleri bizzat bu iddianın yalan olduğunu ortaya koymuştur.
Dün yaşanan saldırılar öncesinde, İdlib, Humus ve Hama’da camilerden yapılan çağrılarla Alevilerin katledilmesi için kışkırtmalar yapılmış, bu çağrılar sonucunda saldırganlar Alevi yaşam alanlarına yönelerek silahsız insanlara ateş açmış, onlarca kişiyi katletmiştir. Suriye’de bir Alevi soykırımı yaşanmaktadır. Bu insanlık suçuna karşı, insan haklarını savunan herkes, uluslararası güçler ve özellikle Türkiye Cumhuriyeti derhal harekete geçmelidir. Ülkemizde, Suriye’de akrabaları olan yüz binlerce vatandaşımız varken, bu kaosa seyirci kalınması kabul edilemez. Türkiye, hem bu vahşete müdahale etmeli hem de vatandaşlarının güvenliği ve kaygılarını gidermelidir.
Hala geç kalınmış değildir. Daha büyük katliamları önlemek ve Alevilerin yaşam hakkını korumak mümkündür. Herkesin eşit yurttaş olarak güven içinde yaşayabileceği bir yönetimin tesisi için harekete geçilmeli, bölgedeki iç savaşın derinleşmesi engellenmelidir. Başta Türkiye olmak üzere tüm devletleri sorumluluk almaya, Birleşmiş Milletler ’in barış gücünü bölgeye yerleştirmeye çağırıyoruz.
ALEVİ BEKTAŞİ FEDERASYONU”