Güncel

4-8 OCAK ANKARA YÜRÜYÜŞÜ’NÜN 33. YILI

GMİS Yönetim Kurulu adına bir basın açıklaması yapan Genel Başkan Hakan Yeşil, Büyük Zonguldak-Ankara Yürüyüşü’nün, dünya sendikal mücadelenin en önemli eylemleri arasında yer aldığına dikkat çekti.

Açıklama şöyle;

“4-8 Ocak 1991 tarihi, sadece sendikal mücadele tarihimizin en önemli simgelerinden biri değil, dünya sendikal mücadelesinin en önemli eylemlerinden biridir. Öyle ki; bu mücadelemiz bugün dünyanın birçok ülkesinde örnek olarak gösterilmektedir. 4 Ocak tarihi, maden ocaklarımızı, demir-çelik sektörümüzü, enerji sektörümüzü, ülkemiz sanayisini, yani üretim kültürünü hedef alanlara karşı, maden işçilerinin, MTA işçilerinin, Zonguldak ve bölge halkının verdiği büyük mücadelenin günüdür.

30 Kasım 1990 tarihinde başlayan grevle, Zonguldak caddelerinde haklı taleplerini haykıran ve siyasi iktidarı uyaran maden işçileri ile Zonguldak ve bölge halkı, 4 Ocak’ta Ankara yoluna çıktı.

150 bine yakın insanla Ankara’ya yürüdüğümüz ve sesimizi dünyaya duyurduğumuz 4-8 Ocak 1991 Ankara Yürüyüşümüz ile Madenci Feneri, Türkiye’yi aydınlattı.

Kar-kış demeden yollara çıkan 150 bine yakın insan, 5 gün boyunca yollarda, dağda-bayırda büyük bir kararlılık ve disiplin ile sloganlarını haykırdı. Mengen’de kurulan barikat önünde tüm dünyaya sesini duyurdu. Madenciler, haklı ve meşru bir mücadele içinde olmaktan aldıkları güç ile ülkemiz demokrasi mücadelesine altın bir sayfa ekledi.

Maden işçilerine ve Zonguldak halkına, böylesine örnek ve büyük bir eylemi gerçekleştirme başarısını sağlayan güç, lider sendikacı Şemsi Denizer ve Sendikamız Yönetim kadroları ile bölgemiz insanının üretim, madencilik ve mücadele kültürüdür.

Bugün maden ocaklarımız, demir-çelik fabrikalarımız, Maden Tetkik Arama Kurumumuz halen ayaktaysa, verilen mücadele ve o mücadelenin bize öğrettikleriyle dimdik ayakta durmamızdandır.

Bu anlayışla mücadelemizi hep birlikte sürdüreceğiz.

Bugün yaşanan savaşlar ve enerji piyasasındaki dalgalanmalar nedeniyle koklaşabilir özelliğiyle ülkemiz demir-çelik sektörünün, dolayısıyla sanayinin güvencesi olan Zonguldak Taşkömürü Havzamıza ve TTK’ya sahip çıkmak ve üretimi artırmak, MTA’yı daha aktif çalışır hale getirmek, TKİ ve tüm yeraltı kaynaklarımıza sahip çıkmak mecburiyetimiz var.

1990 yılında yaşadığımız örnek grevin ve 4-8 Ocak 1991 tarihinde sesimizi dünyaya duyurduğumuz Büyük Yürüyüşün öncüsü Rahmetli Genel Başkanımız Şemsi Denizer’i şükranla anıyor, birlikte hareket edebilme yeteneğiyle başarıya nasıl ulaşılacağını gösteren maden işçilerimizi, MTA işçilerimizi, Zonguldak ve bölge halkını, tüm demokrasi güçlerini saygıyla selamlıyoruz”. dedi.